Veteriner.CC
 Ana Sayfa Hastalıklar Kuduz Hastalığı
 

Hastalıklar

Veteriner.CC Hastalıklar
  1. Abomazum Deplasmanları Yeni içerik
  2. Abomazum Ülseri Yeni içerik
  3. Agalaksia
  4. Akut Metritis (Rahim İltihabı) Yeni içerik
  5. Akut rumen asidozu
  6. Apityalismus
  7. Bakteriyel Böbrek hastalığı
  8. Basit İndigesyon Yeni içerik
  9. Brucellozis
  10. Botulismus
  11. B.S.E. (Deli Dana Hastalığı)
  12. Buzağı ishalleri
  13. Cryptosporodiosis
  14. Coryza gangrenosa bovum (CGB)
  15. Çiçek Hastalığı
  16. Delibaş Hastalığı (Coenurus Cerebralis) Yeni içerik
  17. Dil Hastalıkları
  18. Diş Hastalıkları
  19. Domuz Gribi
  20. EHD - Geyik Hastalığı
  21. Ektima Yeni içerik
  22. Enterotoksemi
  23. Farengitis
  24. Gebelik Toksemisi Yeni içerik
  25. Hipokalsemi (Süt Humması) Yeni içerik
  26. Kara Hastalık
  27. Keçi ciğer ağrısı
  28. Ketozis Yeni içerik
  29. Kıl Dökülmesi Yeni içerik
  30. Kızıl ağız hastalığı (Yersiniosis)
  31. Kronik rumen asidozu
  32. Kuduz (Rabies)
  33. Kurşun Zehirlenmesi (Plumbism)
  34. Listeriozis
  35. LSD
  36. Mantar (Darmatomikozis) Yeni içerik
  37. Mastitis Yeni içerik
  38. Mavi Dil Hastalığı (Bluetongue)
  39. Nokra (Hypodermosis) Yeni içerik
  40. Omasum konstipasyonu
  41. Oestrus ovis (Burun Kurdu) Yeni içerik
  42. Ön Mide Hastalıkları
  43. Özefagus daralması
  44. Özefagus genişlemesi
  45. Özefagus spazmı
  46. Özefagus tıkanması
  47. Özefagus yangısı
  48. Pika Yeni içerik
  49. Piyeten
  50. Pityalismus
  51. Pneumoni (Akciğer Enfeksiyonu) Yeni içerik
  52. RPT
  53. Rumen Timpanisi Yeni içerik
  54. Siğil (Kutan Papillamatoz) Yeni içerik
  55. Stomatitis
  56. Şap
  57. Şarbon (Antrax)
  58. Tetanoz
  59. Toxoplasmosis
  60. Tüberküloz
  61. Tükrük bezinin yangısı
  62. Tükrük taşı
  63. Üç gün Hastalığı
  64. Yanıkara
  65. Yutak hastalıkları
  66. Yün Yeme Hastalığı Yeni içerik

SIĞIRLARDA KUDUZ HASTALIĞI (RABİES , LYSSA , TOLLWUT)

     Kuduz , Carnivorlar ( Etciller ) başta  olmak üzere , bütün sıcak kanlı hayvanlarda " encephalomyelitis " meydana getiren çok öldürücü viral bir enfeksiyondur. Isırma suretiyle bulaşır. Hastalığın yayılmasında evcil ve yabani carnivorların özel bir önemi vardır. Yarasa, sincap ve mungo gibi yabani hayvanlar da virüs rezervuarı (taşıyıcılığı ) görevi yapabilirler.

    Etiyoloji , Epidemiyoloji , Patogenez :

    Hastalığın etkeni , Myxovirus'lar gurubundan bir virüstür. Serolojik karakterleri aynı , fakat virulansları ve orijinleri farklı 3 ayrı kuduz virüsü bilinmektedir. " Sokak virüsü " , " Fix Virüs " , " Yarasa Virüsü ".

    Virüs , Kuduz bir hayvanın ısırığı ile bulaşır. Kuduz köpekler , çakal ve diğer yabani carnivorlar virüsün sığırlara bulaşmasında etken olurlar. Vampir yarasaların bulunduğu ülkelerde , yarasalar da sığırlar için önemli bir enfeksiyon kaynağıdır.

    Kuduz virüsü ile enfekte olmuş bir hayvanda , klinik semptomların ortaya çıkmasından çok önce , yani hayvan normal görünüşte iken dahi , salyada kuduz virüsü mevcuttur. Köpeklerde kuduz belirtilerinin ortaya çıkmasından 8 - 12 gün önceki süre içinde salyada virüs bulunduğu bilinmektedir. Bu nedenle , ister evcil ister yabani hayvan ısırığı olsun , her ısırık yarasında bir enfeksiyon tehlikesi vardır.

    Kuduz virüsü sağlam deri ve mukozalardan geçemez. Deri ve mukozalardaki taze yara ve çiziklerden geçme ihtimali vardır. Kuduz bir hayvan tarafından ısırılan her hayvan kudurmayabilir. Isırılan hayvanın kudurup kudurmaması , salyadaki virüs miktarına , yaranın derin veya yüzlek oluşuna ve ısırılan bölgenin sinir ve damarlar bakımından zenginlik durumuna göre değişir.

    Köpeklerde kuduz semptomlarının ortaya çıkışına yakın günlerde ve semptomların görüldüğü ilk birkaç günde salyadaki virüs miktarı çok yüksektir. Felçlerin şekillendiği ileri dönemlerde salyadaki virüs miktarı giderek azalır. Çok kanama yapan ısırık yaraları ve yüzlek olan ısırık yaraları nisbeten daha az tehlikelidir.

    Virüs , ısırık yarasının bulunduğu bölgeyi innerve ( uyaran ) eden sinirleri takip ederek Medulla Sipinalis 'e ve oradan beyine veyahut da doğrudan baş sinirlerdeki ganglion hücrelerinde çoğalır. Tükürük bezleri ve cornea'da da virüs mevcuttur.

    Virüs esas olarak salya ile kısmen de dışkı , idrar ve süt ile atılır. Plasentayı geçebilir. Gebeliğin son aylarında ısırılan bir ineğin buzağısı anasından önce kudurabilir. İnkubasyon süresi değişiktir. Sığırlarda 3 aya kadar uzayabilir. Isırılan nokta beyine ne kadar yakın ise , inkubasyon süresi o kadar kısalır.

    Sığırlarda Kuduz Semptomları:

    İlk belirtiler , çevreye karşı tepkilerde normal olmayan değişimlerdir. Hiçbir nedene dayanmaksızın sık sık böğürürler. Bu böğürme açlık veya buzağısını arama gibi durumlarda rastlanan böğürmelere kıyasla daha kuvvetli ve süreklidir. Giderek ses kısıklaşır.

    Hayvan çok huzursuzdur. Bulunduğu yerde sık sık yer değiştirir. Amaçsız hareketler yapar. Yanına yaklaşıldığında saldırır. Yüz hatları çok gergin , bakışlar sert ve vahşi bir görünümdedir. Çevreden gelen ses ve diğer uyarımlara karşı normalden fazla bir duyarlılık gösterir. Hafif derecede exophtalmus hali , pupillada genişleme ve bazen de şaşılık fark edilir.

    İştahı normal niteliğini kaybetmiştir. Normal yiyecekleri yemez. Bazen yem niteliği taşımayan yabancı maddeleri ağzına almaya çalışır. Otu ağzına alsa da çiğneyip yutamaz. Su içmek ister fakat içemez. Su içme çabası sırasında aşırı tepki gösterir. Kova ile su verildiğinde , kovayı devirir , boynuzlayarak parçalamak ister.

    Sığırlarda kuduz'un diğer 2 önemli belirtisi " konstipasyon " ve " tenesmus " dur. Hayvan sık sık ıkınır. Ikınmalar sırasında rektumdan ses gelir ( Ikınma sırasında girip çıkan havanın çıkarttığı ses ). Hiç defekasyon yapamaz. Sık sık mikturasyon pozisyonları alır , zorlamak suretiyle pek az miktarda idrar çıkarabilir (Strangurie).

    Hastalığın ilk günlerinden itibaren , ağızdan sicim tarzında salya akıntısı gelir. Alt çene , köpeklerde olduğu kadar belirgin şekilde aşağı düşmez.  Ancak çene elle yoklandığında , çenenin giderek gevşediği fark edilir.

    Hastalığın 2. gününden itibaren felç belirtileri de giderek belirginleşmeye başlar. Salya akıntısı , çenenin gevşemesi , yutma refleksinin silinmesi , sendeleyerek yürüme , yürürken tökezleyip düşme , baş üstüne veya arka üstü yıkılma gibi " parasis " ve " paralysis "belirtileri ortaya çıkar. En sonunda hiç ayağa kalkamayacak duruma gelir.

    Kuduzlu hayvanlarda şuur bozuklukları ve motorik bozuklukların yanı sıra sensorik bozukluklar da mevcuttur. Ses ve dokunma uyarımlarına karşı sert tepkiler gösterirler , sudan korkarlar. Paraestezi hali vardır. Vücudun bazı yerlerini ( özellikle ısırık yarasının bulunduğu bölgeyi) devamlı yalamak ve ısırmak isterler. Sağa sola sürtünürler. Seksüel arzu da artmıştır.

    Felçlerin iyice ilerleyip hayvanın ayağa kalkamayacak duruma gelmesinden  sonra , hastalık 1 - 2 gün daha devam edebilir. Sonuç : koma ve ölümdür.

    Sığırlarda toplam hastalık süresi en az 3 en çok 6 gün olarak kabul edilir. Hastalığın ileri devresinde idrarda glikoz tespit edilebilir. Ölen sığırlarda makro patolojik bulgu saptanmaz.

    Diyagnoz:

    Hayvanın daha önce bir köpek veya vahşi hayvan tarafından ısırıldığını bilmek ve klinik semptomları görmekle kuduz'dan şüphe edilebilir. Semptomlar pekte tipik olmadığı için klinik diyagnozda yanılmalar çok olur.

    Kuduz hastalığı ile karışabilecek hastalıklar:

  1. Ketosiz'in sinirsel şekli
  2. Serebrokortikal nekroz
  3. A vitaminozis
  4. Listeriosis
  5. Meningitis veya meningoencephalitis ile seyreden diğer enfeksiyonlar ve adi hastalıklardır.
  6. Bazı zehirlenmeler de kuduz semptomlarını andırabilir.

    İhbarı mecburi hastalıklardan ve Zoonozlardan biri olması sebebiyle klinik diyagnozu kesinleştirmeye gerek vardır.

  • En yakın mülki ve idari amir e haber verilir.
  • Hasta derhal tecrit edilerek müşahedeye alınır.
  • Ölen veya öldürülen hayvanın başı kesilerek , plastik torba içine konup en çabuk bir şekilde laboratuara gönderilir.

    Laboratuarda başlıca 3 çeşit muayene ile kesin diyagnoz konur:

  1. Beyin frotisinin floresan antikor tekniği ile muayenesi (Sonucu 1 günde alınır).
  2. Formol ile fikse edilmiş beyin preparatlarının histopatalojik muayenesinde ganglion hücreleri içinde "negri cisimleri " nin aranması.
  3. Beyinden alınan numuneler ile farelerde intraserebral deneysel inokulayon yapılması (sonucu 11-12 günde alınır).

    Normal olarak yukarıdaki muayenelerden en az ikisinin uygulanması uygun olur.

    Koruma:

  • Kuduz Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu'na göre ihbarı mecburi hastalıklar arasındadır. En yakındaki idari makama derhal haber verilmesi , ayrıca yetkili resmi veteriner hekim e de yazılı veya sözlü rapor verilmesi gerekir.
  • Kuduz veya kuduz dan şüpheli diğer hayvanlar emin bir yerde tecrit edilerek müşahedeye alınırlar. Tecridin mümkün olmadığı durumlarda , kuduz olduğundan şüphe edilen hayvanlar öldürülerek gömülürler ve başları kesilerek laboratuara gönderilir.
  • Kanun hükümleri uyarınca bölgeye kordon konur , karantinaya alınır. Sirayetten şüpheli bütün hayvanlar 3 ay süre ile karantina da kalırlar.
  • Çoban köpekleri ve sahipli köpekler aşılanır. Sahipsiz köpekler imha edilirler.
  • Eğitim çalışmaları yapılır.
  • İnsan ve hayvanlarda kuduz a karşı kullanılan çeşitli aşılar vardır.
  1. Virüs fix ile hazırlanan formollü inaktif aşı (Sample kuduz aşısı)(Genelde bu tercih edilir)
  2. Yumurta embriyosu atenue aşı
  3. Doku kültürü aşısı
  • Kuduz veya kuduzdan şüpheli köpek veya bir yabani hayvan tarafından ısırılan sığırlara sabah - akşam olmak üzere günde 2 defa 10 ml aşı uygulanır ve aşı uygulaması 6 gün süre ile devam edilir.
  • Isırılmış olan sirayetten şüpheli sığırlara 14 gün ara ile 2 defa 20 ml sample kuduz aşısı uygulanır. (En yakın idari amir ve veteriner hekim kararı ile)

   Et muayene bulguları:

   Kuduza özgü makroskopik belirtiler genellikle bulunmaz. Ancak midenin boş olması, içinde sindirilmeyen maddelerin bulunması halinde kuduzdan şüphelenilir. Enteritis , mukozalarda kanamalar , bağırsak lenf yumrularında şişmeler, karaciğer, dalak ve böbreklerde hiperemi, safra kesesinin şişkin, idrar kesesinin boş ve karaciğerde nekrozların olması gibi belirtiler görülebilir. Etken MSS'de, pankreasta, tükürük bezlerinde ve bazen de kanda bulunabilir. Bu bakımdan kuduz'dan şüpheli hayvanlar kesilirken ve et parçalanırken çalışanların ellerinde yaraların bulunmamasına, kemik ve kıymık parçalarının ellerine batmamasına çok dikkat edilmelidir.

   Etler hakkında karar:

   H.S.Z.Y.'nin 97. maddesine göre hastalıkta kan,gövde ve bütün organlara el konularak imha edilir. Hastalıktan şüpheli, ölen veya öldürülen hayvanların bütün gövdeleri imha edilir.

   E.T.T.'nin 16. maddesine göre kuduz veya kuduzdan şüpheli hayvan tarafından ısırılmış fakat kuduz semptomları göstermeyen hayvanlar azami 10 gün içerisinde kesilip ısırılan yerdeki yara, bere ve skatrixleri çıkarılarak imha edilir ve geri kalan kısımları sterilize edildikten sonra tüketimine izin verilir.

   H.S.Z.Y.'nin 119. maddesine göre kuduzlu ve kuduz hayvan tarafından ısırılmış hayvanlar ile hastalığın bulaşmasından şüphelenilen hayvanlar tazminatsız olarak öldürülür ve imha edilir. Ancak kuduzlu hayvan tarafından ısırılmış hayvanların sahipleri, öldürülmelerini istemezlerse en geç 5 gün içinde kuduz aşısı ile aşılanmaları ve karantinaya alınmaları gerekir.

  DERLEYEN: Vet. Hek. Hayri YENİYURT
   KAYNAK   :
 Aytuğ C.N. (1991) Sığır Hastalıkları 2. Baskı Tüm Vet 332-334
                   Arslan A. (2002) Et muayenesi ve Et ürünleri teknolojisi Medipres 118-119

 
Veteriner.CC

Copyright © 2007 - 2021 Veteriner.CC®
Her Hakkı Saklıdır - All right reserved