SÜT İNEKLERİN BAKIM
VE BESLENMESİ
Hayvancılıkta üretim maliyeti içerisinde karlılığın en önemli
etkenlerinden biri yem gideridir. Hayvancılıkta ucuz kaliteli
kaba ve kesif yem temin ederken bir yandan da dengeli bir
besleme yapmak gerekir. Hayvanın canlı ağırlığı, süt verimi,
sütün yağ oranı, laktasyon dönemi ve
hayvanın sağlık durumu gibi özellikler hayvanların ihtiyaçlarının
belirlenmesinde önemli unsurlardır.
Süt ineklerinin
günlük olarak yaşama payı için canlı ağırlıklarının 1/40 ı kadar kuru kaba yeme
ihtiyaçları bulunmaktadır. Yaklaşık olarak 500 kg canlı ağırlıktaki bir ineğin
yıllık kuru kaba yem ihtiyacı 4 ton kuru yonca eş değerindeki çeşitli kaba
yemlerden oluşur. Bu kaba yemler kuru veya sulu (silaj) gibi yemlerden
oluşabilir. Hayvanın hangi sağım döneminde (laktasyon) olduğunun bilinmesi
yemleme açısından çok önemlidir. Süt ineklerinde süt verimi, laktasyonun (sağım
dönemi) sonuna doğru düşmektedir. İneklerden bir laktasyon da alınan sütün
normal şartlarda yaklaşık %45'i ilk 100 günde, %30-35'i ikinci 100 günde,
%20-25'i üçüncü 100 günde alınır. Bütün bunları dikkate alarak; ineklerimize
devamlı aynı miktar yem vermek yerine yapacağımız aylık süt verim kontrollerinin
de ışığında verimlerine ve verim dönemlerine göre yemleme yapmalıyız.
Hayvanlara verilecek
yemlerin kalitesi sütteki yağ oranını etkilemektedir. Ham selüloz içeriği kuru
madde %18'in altına inmemelidir, indiği durumlarda süt yağında bir azalma
meydana gelecektir. Sürüdeki ineklerin hepsine aynı miktarda yem vermemek
maliyeti düşürmek ve yem savurganlığını önlemek açısından önemlidir. İnekler süt
verimi düştüğünde daha az, verimleri yükseldiğinde daha fazla yeme gereksinim
duyarlar. Yüksek verimli inekleri sindirme derecesi yüksek, kaliteli yemlerle,
düşük verimli sağmalları, düve ve kurudaki inekleri daha düşük nitelikli
yemlerle beslemek gerekir. Hayvanlara verilecek yemler genel olarak iki ana
başlıkta incelenebilir.
-
Kaba Yemler
-
Kesif Yemler
Kaba yem olarak; Çayır ve meralar, baklagil yem bitkileri
(Yonca, fiğ, korunga vb.), her türlü kuru otlar, kök ve yumru yemler ve diğer
silo yemleridir.
Kesif yem olarak ;
-
Arpa, yulaf, mısır gibi tane yemler,
-
Ayçiçeği küspesi, Pamuk tohumu küspesi gibi
yağlı tohum küspeleri,
-
Muhtelif kepek, bongalit vb.
gibi değirmen artıkları,
-
Et unu, balık unu, kemik unu gibi hayvansal
yem maddeleri,
-
Melas ve kuru pancar posası gibi şeker
fabrikası artıkları,
-
Vitaminler, tuz ve diğer mineral maddeler
olarak sıralayabiliriz.
Hayvanlarımızın enerji ve protein gereksinimlerini
doğru karşılamak için kaba ve kesif yemlerimizi dengeli bir rasyon hazırlayarak
vermeliyiz. Buna göre Rasyon ; hayvanlara bir gün (24 saat) içinde besin madde
ihtiyaçlarına göre hazırlanıp verilmesi gereken kaba ve kesif yemlerin toplam
miktarıdır.Gelişmesini tamamlamış Sığırların rasyonları yaşama payı ve verim
payını karşılayacak şekilde hazırlanmalıdır. Bir hayvanın hiçbir verim vermeden
canlı ağırlığını muhafaza edebilmesi için yedirilmesi gereken rasyona “Yaşama
Payı Rasyonu” denir. İneklerin süt verimleri, boğaların canlı ağırlık artışı ve
iş gücü için yaşama payına ek olarak verilmesi gereken rasyona “Verim Payı
Rasyonu” denir.
Süt sığırları için rasyon hazırlanırken dikkat edilecek hususlar
şunlardır :
-
Rasyon hazırlamadan önce
hayvanların canlı ağırlıkları, verim düzeyleri, laktasyon sayıları, fizyolojik
durumları (gebelik), kurumadde tüketim düzeyleri saptanmalıdır. Kuru madde; yem
maddelerinin suyu alındıktan sonra geriye kalan kısımdır.
-
Hayvanların verimine uygun günlük besin
madde gereksinimleri (enerji, protein, mineral ve
vitaminler) karşılanmalıdır.
-
Rasyonun mümkün olduğunca fazla
yem çeşidi kullanılarak hazırlanması gerekir.
-
Hayvana verilecek yemler sindirim sistemi
kapasitesinden fazla olmamalıdır.
-
Rasyonda kullanılan yem
çeşitleri hayvan tarafından sevilerek tüketilmeli ve verimine olumsuz bir etkisi
olmamalıdır.
-
Rasyonun toplam ham yağ içeriği
kurumaddede %5'in üzerinde olmamalıdır. Bu değerin üzerindeki yağ düzeyleri
rumende sellülotik bakterilerin çalışmasını olumsuz etkilemekte ve sindirim
aksaklıkları oluşmaktadır.
-
Rasyon maliyeti de önemlidir. Bunun için ucuz yem kaynakları
kullanılmak suretiyle "en düşük maliyetli rasyon" hazırlanmalıdır.
-
Hazırlanan rasyonların hayvanlara en az 2 öğünde, mümkünse 3
öğünde verilmesine özen gösterilmelidir.
-
Rasyondan rasyona geçiş, en az 3 gün içerisinde kademeli
olarak yapılmalıdır. Aksi halde Rumen mikroorganizmaları bundan olumsuz
etkilenmekte hayvan hastalanmaktadır.
-
Hazırlanan rasyonlar da kaba yemlerin yaşama payı+7 kg sütü
karşılayacak nitelikte olmasına özen gösterilmeli ve bunun üzerindeki süt verimi
(%16 HP 2400 ME kcal/kg-%18 HP 2500 ME kcal/kg) süt yemi ile karşılanmalıdır.
Silajlar ve özellikle
mısır silajı süt sığırlarının beslenmesinde önemli bir kaba yemdir. Silajlar
ineklere 25-30 kg’a kadar yedirilebilir. Mısır silajı enerji bakımından oldukça
zengindir. Fakat protein bakımından yeterli değildir. Mısır silajının yanında
protein bakımından zengin yağlı tohum küspeleri (ayçiçeği ve pamuk tohumu),
yonca, fiğ ve korunga gibi baklagil kuru otları kullanılmalıdır. Bunlar uygun
zamanda biçilirse enerji bakımından da iyi durumda olurlar. Konsantre yem
karmalarından enerji ve protein bakımından zengin mısır, arpa, buğday, yulaf ve
çavdar kırmalarının hayvanlara kırılarak hatta ezilerek, mısır silajının yanında
verilmesi uygun olur. İneklere verilecek kaba yem miktarı 100 kg canlı ağırlık
için 2 kg kuru ot olarak hesap edilir. Örneğin 500 kg canlı ağırlıktaki bir
ineğe günlük 10 kg kuru ot hesap edilir.
Yaşama payını yediği kaba yemlerden sağlayan ineğin
süt verimi için ayrıca kesif yeme ihtiyacı bulunmaktadır. Verim payı için kaba
yem dışında verdiği her 2–2,5 kg süt için 1 kg süt yemi (fabrika yemi)
verilmelidir. İneğe verilecek kaba yemin üçte biri (1/3) yonca, fiğ, korunga
gibi baklagil kuru otlardan, üçte ikisi (2/3) ise kuru çayır otlarından oluşması
en iyisidir. Baklagil kuru otları ve çayır otu yoksa o zaman saman kullanılır.
Eğer hayvana saman verilecekse kaba yemin yarısı samandan, diğer yarısının 1/3 ü
baklagil, 2/3 ü kuru çayır otundan karşılanmalıdır. Hayvanlar yediği yeme göre
değişmekle beraber günlük 40 ila 60 kg arasında su içerler. Hayvanın verdiği her
1 kg süt için 3 litre suya ihtiyacı olup ve bunun sağlanabilmesi için
hayvanların önünde devamlı temiz ve uygun sıcaklıkta su bulundurulmalı bu mümkün
değilse günde en az iki kez yemlemeden sonra 15 derece sıcaklıkta bol su
verilmelidir.
DERLEYEN:
Vet. Hek. Hüseyin DEMİRTAŞ
|