- Yumurta hücresi üretimi yumurtalıklarda olur. Burada temel
amaç, döllenme, dölün sürekliliğinin sağlanmasıdır.
- Çiftleşme veya aşım, bu suni tohumlama ile tamamlanabilen bir
olgudur.
- Hormon üretimi, hayvanı kızgınlığa getiren veya yatıştıran,
kana salınan özel, etkili maddeler üreme hormonları olarak adlandırılır ve
yumurtalıklardan salınır.
- Doğum 283 gün gibi uzun süren yoğun bir sürecin sonunda ortaya
çıkan bir olaydır.
- Sidik torbası ve kanalı

Yumurtalıklar:
Yumurtalıkların iki önemli işlevi vardır: Yumurta
hücresi üretip, her kızgınlıkta üretilen bir hücreyi yumurta kanalına bırakmak.
Hormon üretimi, üremenin kontrolü ve devamı için dişilik hormonları üretimi.
Yumurta ve yumurta hücresi yumurtalıklarda
üretilir. Tıp dilindeki adı ovaryum olan yumurtalıklar, 2,5-5cm uzunluğunda,
yuvarlak, dölyatağının bitişiğinde, leğen boşluğuna asılı, sağlı sollu iki
yapıdır.Yumurta hücresi üretimi başlamadan önce yumurtalıklar henüz
gelişmemiştir. Buzağıdan yetişkin sığır oluş sürecinde, ergin düve ve sonrası
izleyen dönemlerde yumurtalıkların büyüklüğü fındıktan ceviz büyüklüğüne kadar
ulaşır. Yumurta hücreleri çıplak gözle görülemeyecek kadar küçüktür. Erginlikte
yüzlerde gelişmiş, döllenmeye hazır yumurta hücresi ortaya çıkar. Hücrelerin
etrafı ince bir kılıf ile örtülüdür. Bu kılıf hücrenin gelişmesi için gereksinim
olan besin maddelerini taşır. Koruyucu tabaka zamanla büyür. Küçük küresel
birçok yapı, yumurta hücresi ile birlikte , yumurtalıkta aynı zamanda gelişmeye
başlar.Bu gelişme sırasında, bu küreciklerin içi sıvı ile dolar. İçi sıvı ile
dolu olan bu küreciklere folikül denir. Etkin, sağlıklı bir sığır yumurtalığında
büyüklü küçüklü bu foliküllerden birçok görebiliriz. Bu foliküllerden
sıvıyla birlikte aynı zamanda hayvanın kızgınlığını sağlıyan östrojen denilen
dişilik hormonu salınır.Üç haftada bir inek ve düvelerde böyle foliküllerden
yalnızca biri döllenme olgunluğa kadar gelişerek olgun yumurtayı oluşturur.
yumurta hücresi gelişme evresinde, kendisine enerji veren ve çepeçevre saran
hücrelerden oluşmuş sıkı bir örtü, güçlü, parlak, koruyucu bir doku ile
kaplanır. Hazırlık aşamasından sonra, yumurta hücresi yerinde büyük bir çukurluk
bırakarak yumurtalıktan süratle dışarı atılır. Bu çukurluk önce gevşek, sonra
sık hücrelerde dolar. Bu aktif hücre artışının sonunda, küçük bir bölümü
yumurtalık yüzeyinden dışar doğru çıkıntı yapan, kiraz büyüklüğünde, sarı
cisimcik denilen bir oluşum şekillenir. Yumurtanın her dışarı atılışından ve
hayvanın kızgınlık göstermesinden sonra sarı cisimcik oluşur. Bu tümüyle normal
bir süreçtir. Sarı cisimciğin işlevi, inek gebe kaldığı zaman kalıcı hale geçer,
kana sürekli hormon salarak hayvanın kızgınlık göstermesini engeller ve
gebeliğin devamını sağlar. Bazı sarı cisimik, hayvan gebe olmadığı halde kalıcı
hale geçebilir o zamanda hayvan gebe olmadığı halde kızgınlık göstermemesinin
sebebi olur. Bu durumda veteriner hekim onu uygun bir biçimde yumurtalıkdan
uzaklaştırmak isteyecektir.
Olgunlaşmasını tamamlamış bir yumurta hücresi tabii karın
boşluğunda rastgele hareket etmez. Eğer öyle olsaydı zaten pek yaşama şansı
olmazdı. Karın boşluğunda yumurtalıkları saran geniş asıcı bağların iç
çeperlerinin içindeki yolculuğu genellikle kısa sürer. Kendini huni gibi açılıp
kapanma ve sertleşme özelliği olan bir yapının içinde bulur. Yumurtanın
yolculuğunun başladığı genişçe bir huni!
Yumurta Kanalı:
Yumurtanın taşınması önce kısa ve geniş bir
aralık sonrada uzun dar bir tüp içinde olur. Döl yatağının uç kısımlarına dek
uzanan yumurta kanalının daralmaya başlayan bölümünde yumurta hücresi kendine
doğru yaklaşan boğanın tohumu spermatozoonları bekler ki bunlar yumurta
kanalının tüm kıvrımlarını hızla geçerek yumurta hücresine ulaşmak zorundadır.
Spermatazoonlar büyüklüklerine göre sonsuz uzunlukta bir yolu kat etmek
zorundadırlar. Bunu başarırken özel güçlerinden yumurtayı dölleme yeteneği
hiçbir şey kaybetmeyebilir. Zaman olarak da tohumlamada pratik olarak tohumun
üreme kanalına verilme anından daha kısa bir zamanda döllenme yerine gelirler ve
içlerinde iri yumurta hücresini döller. Spermatazoonların bu denli hızlı
hareketi dölyatağının da kasılmasıyla olur. Dölyatağının kasılması sadece
hayvanın kızgınlığı sırasında olabilen bir olaydır. Döllenmeiş yumurta hücresi
yumurta kanalındaki yolculuğunu üç gün içinde tamamlar. Zigot adı verilen
döllenmiş yumurtanın dölyatağı içindeki yolculuğu da bir raslantı, yanlışların
sonucu değil, tersine doğanın bir planı gereğidir. Simdi sıra zigotun
dölyatağında kendine uygun bir kıvrıma yerleşmesine gelmiştir.

Dölyatağı-rahim:
Dölyatağı, içinde yavrunun tutunarak
gelişmeye başladığı üreme sisteminin önemli bir organıdır. Döllenmiş yumurta,
rahime geldiğinde kendine küçük, derin bir kıvrım arar. Bu olay döllenmeden
yaklaşık 10 gün sonra şekillenir.
Rahim gerçekte basit iki kıvrım ve kısa bir
gövdeden oluşmuştur. Uzunluğu düvelerde yaklaşık 15cm kalınlığı ise 1cm dir.
İneklerde ise uzunluğu 30cm kalınlığı ise 2-3cm dir. Gebelik sırasında hacmi
artar. Buzağı, yavru zarları ve suları içinde yüzer durumda olur. Bu nedenle
rahim hücresel yapıların kendine özgü değişik biçimleri ve işlevlerine göre çok
iyi geliştiği, buzağının içinde büyüdüğü en elverişli bir ortamdır.
Bu yapı hayvanda kızgınlık veya doğum oluşmadığı
zamanda rahimi kilitli bir kasa gibi dış etkilere karşı koruma özelliğine
sahiptir. Serviks denilen rahimin bu ağız bölümü, çıkış yolu sıkı bir şekilde
kapanmış, rahimi gebelikte buzağıyı dış etkilere karşı koruyan ana tıkaç
işlevini üstlenmiştir. Hayvanın yaşına, ırkına, büyüklüğüne göre değişmek üzere
yaklaşık 8-10cm uzunluğunda, güçlü kıkırdaksı 3-5 halkadan oluşmuş bir kanaldır.
İç çeperinin hemen altında çara denilen, beyaz, ipliksi salgı üreten küçük
bezler bulunur. Çara kızgınlık sırasında daha çok yumurta kıvamında belirgin bir
özellik alır. Kızgınlık dışında miktarı azalır. Çiftleşme sırasında boğa
spermasının rahim ağzının dışına, vaginaya bırakır. Rahim ağzında tıkaç görevi
gören sistemi sadece %5-10 oranında spermatozoon geçebilir ve orada 2-3 gün gibi
uzun bir süre canlı kalabilir. Serviks burada filtre ve depo görevi görür. Suni
tohumlamada spermanın tümü rahim ağzının son bölmesine veya rahimin başlangıcına
bırakılır. Bu durumda suni tohumlama tabi aşılamaya göre %95 oranında daha
ekonomik olmaktadır. Burada söylenmesi gereken serviksin tohumlama açısından
önemli bir konumu olan organ olduğudur. Ayrıca servikste doğal aşım ve
tohumlamalar ile bulaşan feçes artıkları ve bakteriler çara ile dışarı atılmak
üzere tutulur. Serviks virüslere karşı da bir barikat görevi görür. Gebelikte
serviks, çara yapan aynı bezler tarafından oluşturulan jelatin bir tıpa ile çok
sıkı bir şekilde kapanır. Böylece yavru dış dünyaya karşı korunmuş olur. Rahim
ağzı yangılara karşı üreme kanalının en duyarlı bölümüdür. Dokusu sert
kıkırdaksı, sağaltımı güç bir organdır. Bir yangı ne kadar uzun bir sürede
biçimlenirse zararlı etkileri o denli fazla olacaktır, sağaltım süreside o
ölçüde uzar. İneğin aşırı çara akıntısı varsa bazen kızgınlık dışında da irinli
çara geliyorsa bu hastalık kuşkusu uyandırır, böylesi durumlarda kontrol etmesi
için bir veteriner hekime başvurulmalıdır.

Vagina Vulva:
İneğin vaginası yaklaşık kol uzunluğunda,
rahim ağzı ile vagina dudaklarının açıklığı arasındaki bölümdür. Vulva
dudaklarının açıklığı ise el büyüklüğü kadardır. Düvelerde bu ölçüler biraz daha
küçüktür. Dışatan yaklaşık 5-10cm içeride vaginanın tabanında küçük parmak
kalınlığında bir girinti ile şekillenmiş sidik yolu bulunur. Vagina duvarında
kaygan sıvı üreten bir sıra küçük bezler bulunur. bu bezler uyarıldığında küçük
kabartıcıklar-çıkıntılar gibi olur ve vaginadan bol çara salınımına neden olur
ve vaginanın kaygan hale gelmesini sağlar. Vaginanın dışarı doğru oluşturduğu en
son yapı vulvadır. Vulvanın alt ucunda bızır-klitoris bulunur. Klitoris 2-3cm
uzunluğunda 0,5cm kalınlığında bir çıkıntı olarak dişide penisin bir
kalıntısıdır, uyarılmaya uygun sinirsel donanıma sahiptir. Klitorisle birlikte
alt dudaklara basınç yapılması kızgınlığa neden olmaz, fakat yüksek düzeyde
duyarlılığından ötürü tohumlama sırasında klitorise masaj uygulanması sessiz
kızgınlık gösteren hayvanlarda iyi sonuç verir. yine her suni tohumlama
uygulamasından hemen sonra özellikle kızgınlığın sonuna doğru yapılan
tohumlamalardan sonra 15-20 saniye süreyle klitorise masaj yapılması ile
sığırlarda gebeliğin %3-5 oranında arttığı tespit edilmiştir.
DERLEYEN:
Vet. Hek. Hüseyin DEMİRTAŞ